Sigortacılar, konut sigortası yaptırana emlak vergisinde indirim talep etti. Türkiye Sigorta Birliği (TSB), Kahramanmaraş Zelzelesi Raporu yayımladı. Raporda, sarsıntının tesirlerine yer verilirken, beklenen Marmara sarsıntısına yönelik de talepler sıralandı. Raporda, zelzelenin etkilediği bölgede toplam 1.2 trilyon TL sigorta teminatı verildiğini, bölgede toplam sigortalı hasarın 53.1 milyar TL olduğu belirtilirken, bölgedeki mecburî sarsıntı sigortası sayısının 1.2 milyon adet ve tazminat ödenen konut sayısının da 577 bin 828 adet olduğu vurgulandı. Raporda, Kahramanmaraş zelzelesi sonucunda oluşan 103 milyar fiyatındaki zararın yüzde 95’inin, 98 milyar dolarının, kamu tarafından karşılanacağı da tabir edildi.
ZORUNLU SİGORTA UYGULANMALI
TSB, doğal afetlerde kamu-özel dal iş birliğinin ehemmiyetine dikkat çekerek, afetlerin neden olduğu hasarın yalnızca kamu kaynakları ile giderilemeyeceğini tabir etti. Kamu takviyesi ile sigortalı sayısını artırılmasının muhtemel bir afet sonrasında kamunun üzerindeki yükün hafiflemesini sağlayacağına değinen TSB, “Yurt dışı örneklerinde olduğu üzere insanları sigorta yaptırmaya teşvik etmek için konut sigortası yaptıranlara emlak vergisinde ufak bir indirim yapmak bu durum için örnek olarak verilebilir. Ayrıyeten ticari işletmelerde sigortalı işletme sayısını arttırmak için mecburî sigorta uygulamaları üzere uygulamalar da yapılabilir” denildi.
DEVLET DAYANAĞI GEREKİYOR
TSB, hazırladığı raporda, memleketler arası reasürörlerin hassasiyetini artıran Kahramanmaraş sarsıntısının akabinde maliyetlerin karşılanması ve gelecekte yaşanabilecek felaketlere yönelik kaynak birikiminin sağlanması maksadıyla atılan adımlara da değinerek, şu görüşleri ortaya koydu:
“Deprem sigortası SEDDK tarafından tasdik edilen tarifeye tabidir. Sarsıntı sonrası tarifenin uygulanması için belirlenen meblağ 400 milyon TL’den 2 milyar TL’ye çıkarıldı. Ayrıyeten sivil riskler için taban ünite metrekare kıymeti belirlenmiş ve enflasyondan korunma mecburî hale getirilmiştir. Kahramanmaraş merkezli zelzelelerde poliçe düzenleme evresinde eksik sigortadan kaynaklanan mağduriyetler ve hasar süreçlerinde sıkıntılar yaşandı. Problemlerin metrekare bilgilerinin yanlışlı beyan edilmesinden ve enflasyon nedeniyle yine inşa maliyetlerinin yetersiz olmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Sigorta şirketlerinin kamu data tabanına entegre edilmesi ve konutların metrekare bilgilerinin bu sistem üzerinden alınması tarafında çalışmalar sürüyor. Sigorta dalı risk transferi yaparken, kamu ile de iş birliği yapması doğal afet risklerinin aktif yönetilmesi açısından çok kıymetlidir. Devletin bu noktada takviyesi hem reasürans kapasitesi bulmak hem de uygun fiyatlı olması açısından değerlidir.”
