Kalın bağırsak kanserinin 50 yaş öncesinde görülme oranının son yıllarda 2 kat arttığını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, Amerikan Gastroenteroloji Derneği’nin yaptığı çalışmaya dikkat çekti. Prof. Dr. Kayaalp, çalışmaya nazaran tarama yaşının 50’den 45’e indirildiğini belirtti.
Amerikan Gastroenteroloji Derneği’nin yaptığı bir çalışma, kalın bağırsak kanserinde tarama yaşının 50’den 45’e düştüğünü gösterdi. Çalışmayı pahalandıran Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, kalın bağırsak kanseri ve tarama testlerinin değeri hakkında bilgiler verdi. Kolon ya da öbür ismiyle kalın bağırsak kanserinin tüm dünyadaki kanserler ortasında iki cinsiyette de her vakit birinci 3’te yer aldığını tabir eden Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, “Sık gördüğümüz bir kanser çeşidi. Genetik faktörler kalın bağırsak kanserinin ortaya çıkmasında tesirli. Ailesinde kalın bağırsak kanseri öyküsü olan şahıslarda hastalığın görülme oranı daha yüksek. Lakin bunun yanında yediğimiz içtiğimiz besinler çok değerli. Hareketsizlik, posalı besinlerin tüketilmemesi, GDO’lu besinler bunların hepsi riski artırıyor. Korunmak için ise doğal, lifli besinler, hareket, sıvı alımı, idman bunlar çok çok önemli” dedi.
KANSER OLAYLARI 2 KATINA ÇIKTI, 50 YAŞ ÖNCESİ TARAMA ŞART
Kalın bağırsak kanserinin tedavisinde tarama testlerinin kıymetine dikkat çeken Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, Amerikan Gastroenteroloji Derneği’nin yaptığı bir çalışmaya değinerek şu ihtarlarda bulundu:
“Dernek her yıl kalın bağırsak hastalarının yaşlarına nazaran dökümlerini çıkarıyor. 1980’lerle karşılaştırıldığında günümüzde 50 yaşın altında kalın bağırsak kanserlerini 2 kat daha fazla görüyoruz. Bu nedenle de hem Amerikan Gastroenteroloji Derneği hem Amerikan Kanser Derneği 50 yaş altındaki hastaların taranması gerektiğine karar verdi. Kılavuzlarda da bu istikamette bir değişiklik yapıldı. Artık 45 yaşının üstünde taramaların yapılması gerektiği, bu biçimde erken teşhis, erken biçimde tedavi yapılarak kanserden kurtulmanın mümkün olduğunu biliyoruz. Eski yıllara nazaran genç yaşlarda kalın bağırsak kanseri görülme oranı günümüzde ne yazık ki 2 katına çıktı. Bu nedenle de tarama yaşını 50’den 45’e indiriyoruz.”
ERKEN EVREDE MUVAFFAKİYET ORANI YÜZDE 90
Kalın bağırsak kanserinde en fazla metastazın karaciğerde görüldüğünü hatırlatan Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, “Karaciğere sıçramış kanserlerde bile yeterli sonuçlar alıyoruz. Yaklaşık 100 tane bu türlü hasta olsa 4’üncü evrede karaciğere yayılmış kalın bağırsak kanserimiz olsa 5 yıl boyunca bunların yüzde 35’ini hayatta tutabiliyoruz. Gelişen cerrahi teknikler ile bu muvaffakiyetleri elde edebiliyoruz. Ancak bizim temel dileğimiz erken teşhis ve erken periyotta teşhis etmek. Erken teşhis ettiğimizde hastaların hepsini yaşatabiliyoruz. Kalın bağırsak kanserinden erken teşhis sayesinde mevt olmuyor. Bunu büsbütün ortadan kaldırabiliyoruz. Biz temel onu sağlamanın peşindeyiz. İleri safhadaki kanserlerde bile epeyce âlâ sonuçlar alıyoruz lakin temel gayemiz erken teşhis. Erken periyotta teşhis edildiğinde hastalarda muvaffakiyet oranımız yüzde 90’ın üzerinde” değerlendirmesinde bulundu.
HANGİ BELİRTİLERE DİKKAT EDİLMELİ?
Hiçbir şikâyetiniz olmasa dahi kalın bağırsak kanseriniz olabilir diyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, “Yaşınız 45’in üzerinde ise kesinlikle tarama yaptırmanız gerekiyor. Lakin kalın bağırsak kanserinde en kıymetli belirtilerden bir tanesi makattan kan gelmesi. Bu değişik makat hastalıklarında görülebiliyor. Ancak buna yorarak geçiştirmemek gerekiyor. Kesinlikle bir analizin yapılması gerekiyor. Bedenimizdeki deliklerden kan gelmesi doğal değil. O nedenle buralarda rastgele bir kan gördüğümüz anda kesinlikle tetkik yaptırmamız gerekiyor. Ailevi yatkınlığı olan şahıslarda 20’li yaşlarda bile bu kanseri görebiliyoruz. Kimi ailelerde kansere yatkınlık var. Birçok kanserde olduğu üzere kalın bağırsak kanserine yatkınlık oluyor ve 20’li yaşlarda bile kanser hastaları ile karşılaşabiliyoruz. Toplumun genelinde ise 45’in üzerine çıktığında hiçbir şikâyetiniz olmasa bile kalın bağırsak kanseri riskiyle karşı karşıyasınız” ikazında bulundu.
KOLONOSKOPİ EN UYGUN YÖNTEM
Tarama testleri ortasında en uygunu ve sağlıklısının kolonoskopi olduğunu anlatan Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Kayaalp, “İşlem bağırsağın içerisine ışıklı aletle bakılmasıdır. Bu en yeterli sonucu veriyor ancak bunun yanında gaitadan kan analizi yapılabiliyor. Bunların aralıklı olarak yapılması kalın bağırsak kanserinden korunmak ismine en uygun metot. Bunları uyguladığınız vakit kalın bağırsak kanseri nedeniyle günlerinizi kaybetmeyeceksiniz. Yalnızca buna vakit ayırmanız gerekiyor” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
